Sizi tekrar NOW ekranında görmek çok güzel :) “Her Yerde Sen” dizisinde canlandırdığınız Merve karakteri çok sevilmişti. İzleyici, “Masumiyet” dizisinde canlandırdığınız İrem karakterini de sevecek mi dersiniz?

Tekrar NOW ekranlarında olmak çok güzel. İrem’i seveceklerdir diye düşünüyorum, kendilerinden mutlaka bir şeyler bulacaklarından eminim.

“İZLEYİCİLER İREM KARAKTERİNİN BİRAZ SAF OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORLAR”

İzleyicilerden, çevrenizden karakterinizle ilgili aldığınız ilk tepkiler nasıldı? Nasıl eleştiriler aldınız?

Tabii, henüz en başında olduğumuz için karakterle ilgili tüm özellikleri, tüm olayları net göremiyoruz. Şu anda gördükleri kadarıyla en masum ve her şeyden habersiz hatta biraz da saf olduğunu düşünüyorlar.

“SOSYAL MEDYADAKİ DENİZ VE İREM BİRBİRİNE HİÇ BENZEMİYOR”

İrem karakteri dizide popüler bir influencer. Siz de sosyal medyayı aktif kullananlardansınız. Aranızdaki bu benzerlik, karakteri canlandırırken size avantaj sağladı mı?

Aslında ben influencerlığın icra ediliş şekliyle çok fazla şaka yapan biriyim. Oyunculukta en önemli şey canlandırdığın karaktere inanmak ve o role bürünmek. Sosyal medyadaki Deniz ve İrem birbirine hiç benzemediği için kendi sosyal medya kimliğimi tamamen unutmam gerekiyor. Avantajdan ziyade bazı influencerlardan edindiğim gözlemleri kullanmam için güzel bir alan İrem.

“MEHMET ASLANTUĞ İLE ÇALIŞMAK BENİM İÇİN ÇOK BÜYÜK AVANTAJ”

Dizide Mehmet Aslantuğ’un hayat verdiği Harun karakterinin kızını canlandırıyorsunuz. Mehmet Aslantuğ gibi usta bir isimle yan yana çalışmak nasıl bir duygu? Sette birlikte vakit nasıl geçiyor?

İlk duyduğumda da aynı hislerdeydim, hala aynı hisleri yaşıyorum… Mehmet abiyle çalışmak benim için çok çok büyük bir avantaj çünkü o anda Mehmet Aslantuğ gibi bir ustadan ne öğrenirseniz kâr. Kibarlığının ve asilliğinin yanında çok da eğlenceli biri ve her zaman karşısındaki oyuncuya verdiği bir güven var, asla tepeden bakmaz, bu işin birlikte güzel olacağını her zaman hissettirir. Sahnelerimiz çok olduğu için sürekli vakit geçiriyoruz ve hem bol kahkahalı hem de öğretici çok keyifli zamanlar oluyor bunlar benim için.

“İREM VE İLKER BANA BİR İLİŞKİNİN HER ZAMAN İKİ KİŞİ ARASINDA OLMASI GEREKTİĞİNİ HATIRLATIYOR”

İrem’in tek isteği İlker (Serkay Tütüncü) ile evlenmek. Uzun süredir bir dargın bir barışık flört ettiği sevgilisiyle olan ilişkisini nasıl değerlendirirsiniz?

Aslında birçok ilişkide olduğu gibi, ufak yaralarını zamanında sarabilselermiş bence İlker ve İrem arkadaşlık bağları sağlam, güven duydukları ve sevgi dolu bir ilişkinin içinde olabilirlermiş. Bir de ilişkinin her zaman iki kişi arasında olması gerektiğini, dışardan herhangi bir ailevi ya da arkadaşsal müdahaleye, bir fikre mahal vermemek gerektiğini de hatırlatıyorlar bana biraz. Oldukça yıpranmışlar tabi, bu da karşılıklı olarak bir göreve dönüştürmüş ilişkiyi.

“SAHNEDE HER ŞEYDEN ÖZGÜRLEŞTİĞİMİ GÖRÜNCE OYUNCULUK YAPMAYA KARAR VERDİM”

Aslında Kimya Mühendisliği bölümünden mezunsunuz, hatta Malzeme Bilimi ve Mühendisliği üzerine de yüksek lisansınız var. Bu alanda uzmanlaştıktan sonra, sizi oyunculuğa iten ne oldu? Hala mühendislik yapma gibi bir planınız var mı?

Büyük konuşmak istemem ama hayır. İstanbul’a geldiğimde bir sene mühendislik yaptım özel sektörde ve bir daha isteyeceğimi düşünmüyorum :) Ben yüksek lisansımı yaparken tiyatro yapıyordum İzmir’de, o dönemde sadece hobiydi ama sonrasında o kadar bağlandım ki… İstanbul’da çalışmaya başlayıp, aynı anda tiyatro yapmaya devam ettim. İnsan gerçekten yapmak istediği şeyi bulunca, fazlalıkları da omuzlarında taşımak istemiyor artık. Küçükken utancından üç kelimeden fazla kurmayan ben, sahnede her şeyden özgürleştiğimi görünce oyunculuk yapmaya karar verdim ve istifa ettim. Serüvenim öyle başladı.

Reklamlarda, video kliplerde de sizi izleme şansı yakaladık bugüne kadar. Bu alanda gelen teklifleri hala değerlendiriyor musunuz? Bugüne kadar içinde yer aldığınız bir reklam filmini veya video klibi hayatınızda bir dönüm noktası olarak değerlendirir misiniz?

Dönüm noktalarına öyle büyük büyük olaylar değil de küçük dönemeçler olarak bakıyorum. Hepimiz her gün minik dönüm noktaları yaşıyoruz. Benim en çok aklımda kalanlardan biri; özel sektörden istifa eder etmez, reklamlara “tamam” demeye başlamıştım ve ilk reklamım hiç yayınlanmayan bir reklamdı aslında ama artık özgürüm hissini bana çekiminde dahi yaşatmıştı ilk olunca. E tabi ki NOWplay’in reklamında oynadıktan sonra, ilk dizi projem “Her Yerde Sen”in olması yine harika bir dönüm noktası benim için. En sonda da Murat Boz’un kısa film tadındaki klibinde yer almak benim için hem çok keyifli, hem de kendi adıma dramatik yönümü gösterebildiğim çok güzel bir projeydi. Bunlar böyle güzel dönüm noktalarım. :)

“Sen Çal Kapımı” dizimizde rol alan Sarp Bozkurt ile birlikte Youtube’da yayınlanan “Eee Sonra” dizisinin de başrolünde yer alıyorsunuz. Bu dizinin ortaya çıkış hikayesini bize anlatabilir misiniz?

Bu dizinin ortaya çıkışı şöyle aslında… Ben Instagram’da kendi kendime videolar çekerken, böyle karakterleri canlandırdığım bir projede yer alalım diye menajerimle konuşuyorduk hep. Meğer o sıralarda da Sarp ve yönetmenimiz Emre uzun zamandır üzerinde düşünüp yazmaya başladıkları senaryodaki “o” kadın oyuncuyu arıyorlarmış. Öyle güzel denk geldik ki, anlatamam. Birbirimizde aradığımız her şey vardı. Zaten Sarp’la aynı menajerlik ajansındayız. O şekilde görüşmelere başladık ve daha sonra beni hiç ayrı tutmadıkları, birlikte yazdığımız, hepimizin olan harika bir proje çıkardık ortaya.

“Eee Sonra” kadın-erkek ilişkileri üzerine bir mini dizi diyebilir miyiz?

Evet, kesinlikle tam olarak öyle. İlişkilerde kendimiz gibi olmaya ne kadar ihtiyacımız olduğunu komik ve talihsiz olaylarla bize ufak ufak gösteren bir mini dizi.

“BEN KISA VADELİ HAYALLER VE HEDEFLER KOYAN BİRİYİM”

Sosyal medya hesabınızdan2021 için bir beklentinizin olmadığını söylediğiniz bir paylaşım yapmıştınız. Hala aynı fikirde misiniz? Aşk ya da iş hayatınız üzerine bir beklentiniz ya da dileğiniz yok mu? :)

:) Aslında onu 2021’i baskı altına almak istemediğim için yazmıştım. Dileklerim hep var ama beklenti farklı bir şey oluyor sanki… Kendimi de baskılıyormuşum gibi hissediyorum. Ben kısa vadeli hayaller ve hedefler koyan biriyim. Büyük büyük beklentiler en başta kendi ruhumu çok yormama sebep oluyor. Hem aşk, hem iş için gelirse tabi ki kabulüm ama özel bir siparişim yok :)

“EN ÇOK SEVDİĞİM SPOR VOLEYBOL”

Sporda oldukça aktifsiniz. Pilates, cardio dışında deneyimlediğiniz sporlar var mı? Fit kalmak için en çok hangi spor türünü tercih ediyorsunuz?

Aslında uzun zamandır düzenli yapamıyorum. Pek aktif sayılmam. Bir dönem yoga yapmıştım iki sene kadar, bir sene pilates, yüzme… Aslında en çok sevdiğim spor voleybol ama genelde yazın yaptığım için ve iki senedir yazın çalıştığım için fırsat olmadı. Karantina döneminde evde çok fazla egzersize yönelmiştim. Bu aralar biraz yoğun çalışıyoruz ekipçe o nedenle fırsat buldukça, az da olsa, yine evde sporuma devam etmeye çalışıyorum.